30 Aralık 2010 Perşembe

PETEKLİ BALI BIÇAK KULLANMADAN NASIL PARÇALARIZ?

Değerli Dostlar,
Daha önceleri edindiğimiz bilgilerde petekli balı parçalamak için sıcak su içine bir bıçak koyup bu bıçak yardımıyla balınızı kesin deniliyordu ve bizde öyle yapıyorduk.Ancak bıçak kullandığımız zaman,balın yoğunluğu çok olduğundan bıçak biraz ilerledikten sonra iki yüzeyine bal yapışıyor ve kesme işlevinden çok petekleri kırarak ilerliyor ve geçtiği yerde sırlanmış alanı tahrip edip koyduğumuz kaba epey bir süzülmüş bal akıyor ve boşamış peteklerin görüntüsü hoş olmuyordu.Bende tel kullanmaya karar verdim ve hem kolay hemde tahribatın az olması hasebiyle benim gibi bıçak kullanmayı sevmeyen arkadaşlarımıza faydası olur düşüncesiyle paylaşmaya karar verdim.Aşağıda iki adet çerçeve görüntülerü yayınladım.Hemen alttaki resim 28.12.2010 günü parçaladığım bir çerçeveye ait.En alttada 1 adet daha var onuda kurban bayramında resimlemiştim.
Önce yeterli derecede sırlı bir çerçeve seçiyoruz.Bu çerçeveler soğuk bir odada muhafaza ediliyor(Evimin salonunda).
Daha sonra mutfağa getirilip steril eldiven giyiyoruz.

Sonra telleri küçük bir karga burnu yardımı ile çerçeve iç tarafından kesiliyor.Kestiğimiz telin uçunu karga burnu ile tutup gerdirerek yavaş yavaş çerçevedeki karşı bağlantısına doğru çekiyoruz.

Çerçevede takılı tüm tellerden bu şekilde kurtuluyoruz.(Arıcılık yapmazdan önce aldığımız petekli balın içinden bazen tel çıkardı sebebini sonradan tabiiki anladık)

Telleri çıkardığımız yerlerde yaklaşık yarım cm lik bir hasar oluşuyor sadece çerçevenin bir yüzünde.Diğer yüzü hiç bozulmamakta.
Yine çerçevelere kullandığımız telden yada başka bir sağlam çelik bir telden 20 cm kadar elimize alıp çerçevenin iç kenar boşluğundan bir ucunu karşıya geçirip baş parmaklarımıza 2 tur dolayarak eğer balsız bölümler varsa önce teli gerdirip boş kısımla ballı kısımın arasında kolayca dolaştırarak 1.işlemi bitiriyoruz.Ancak bir yardımcınız ve birde foto çekecek iki kişi gerkiyor.
Kenarından kestiğimiz boş yada yarım petekleri bir tabağa alıyoruz.
Artık çerçevedeki tam dolu bölümü koyacağımız kaba göre tel yardımıyla peynir dilimler gibi keyfinize göre istediğiniz büyüklükte kesebilirsiniz.
Koyacağımız kap mutlaka kapalı hava almayacak bir kap olmalı.
Ben saklama kabına hazırladım.
Belki deneyip hoşnut olan olurda bize dua eder.Çünkü biz bilmediğimiz birşeyi buradan paylaşan dostlara hep dua ediyoruz.

Peteği telle keserken. Fotolar biraz bozuk oğlum Erdal henüz alışamadı. İdare edeceğiz artık.



Ballı petekleri kaba yerleştirirken kısa bir meyve bıçağına ihtiyacınız olacak.Çünkü kabın içine peteği koyarken kap duvarı ve petek arasına parmağınız girmeyeceği için bıçağın ucu ile tutmak daha iyi oluyor petek ezilmiyor.
Alttaki çerçevede kurban bayramında bozuldu. 17.11.2010 günü.
Yine kenardan çıkarılan boş ve yarımlar ayrı tabakta ful dolu petekler kapta.




Manzara bu. Umarım bizim gibi acemi dostlara faydalı olur.



Tüm dostlara mutlu,huzurlu,bol verimli,esenliklerle dolu bir yıl diliyorum.
Hoşça ve esen kalın.








13 Aralık 2010 Pazartesi

ARILIKTA ÇAY KEYFİ

Sevgili Dostlar,

Kayseri'ye yılın ilk karı yağdı.Gerçi daha önce 3 kez Erciyes Dağı'na yağmıştı ama merkeze kar düşmemişti. 12.12.2010 pazar günü arılığıma gittim.Arıların durumunu kontrol ettim.Aynı zamanda çevreden gördüğüm bazı manzaralarıda sizlerle paylaşmak istedim.Aşağıda resimde görülen süzme kremleşmiş bal, köydeki bızdolabında ağzı açık kasede, bal süzdüğümden beri duruyordu.Acaba buzdolabında beklemesi kremleşmesi dışında bir değişikliğe sebep olmuşmu testini yapmak için demlediğim çaya şeker kullanmadan yavaş yavaş götürdüm.Tabii aklıma Mehmet Yüksel'in mikserde çırparak elde ettiği krem bal geldi.Evet tadı aynen donmamış haliyle aynı,tere yağı gibi kaymak kıvamında ve nefis.Arıcı olmayan okurlarımız olursa bir not düşelim:Eğer bal aldınızda açık kapta ve rutubetli ortamda beklettiğiniz bal bu şekilde kremleşirse sahte zannetmeyiniz,hakiki baldır.Eğer kristalize olup(suyun yüzeyi buz tutmuş gibi şeffaf bir görüntüye sahipse) ağzımıza toz şeker gibi kıtır kıtır sert tortu gelirse o madde baldan başka herşey olabilir ama bal değildir.



Arılıkta hem dolaşıp hem çay içtim ağzınıza layık.

Kar fazla yağmadı,aşağıda köyümden bir manzara.
Komşum Yaşar Kıvanç abimin oğlu Murat'ın köpeği ve tavukları.


Aslında iki horozun birisi fazlalık ama karda çamurdada kovalanmazki şimdi.Yazın Ali Türk gelirse onunla kovalarız artık,iki kişiyle daha rahat yakalanır. Alttaki kırmızılı horozda amca oğluna ait.
Aşağıdada geçen haftaya konu olan ayçiçeği.Kar yağdıkça eğildi.



Bu ayçiçeğide bahçemin dışında büyüyenlerden.Bunun hasadıda mart-nisanı bulur herhalde.

Alttaki domateslerde dışarıda yol kenarında büyüyenlerden.

Arıların durumuna gelince ise,bir kovanın giriş deliğinde arı ölüleri gördüm.Eyvah eğer delik tamamen kapalıysa içerisi bitmiştir dedim ve hemen takozu çıkardım.Neyseki kovan içi temiz deliktekiler kar başlayınca dışarıya çıkaramadıkları ölü arılar imiş.
Aşağıdki resim: Giriş delikleri dar ayarda iken;
Takozun geniş ayarını çevirip taktım.Artık eşek arısı tacizi olmayacağı için hem içerisi iyi havalanır,hemde yukardaki durum olurda takip etmez isek içerdeki arıları riske etmiş oluruz.Daha önceki kışlattığım arılarımda kış ortasında iken kovan tabanında çok sayıda arı ölüsü oluyordu. Bakalım bu kış nasıl olacak. Durumları sizlerle paylaşmaya devam edeceğim.
Son olarak ise:Kardan yansıyıp kovan deliğinden içeriye düşen ışığı arılar görüp çıkmasınlar diye yer karosu ve mermer parçası kullanarak giriş deliğine süperlik koydum. Bu uygulama bana ait değil birkaç yerde okumuştum.

Tüm dostlara kayıpsız bir kış sezonu diliyorum. Hoşça ve esen kalın.
















8 Aralık 2010 Çarşamba

OCAK AYINDA HASAT YAPARIZ ARTIK!

Değerli Dostlar,
Mevsimin ılıman geçmesinden dolayı birtakım anormallikler oluşmakta.
Kayseri'ye eylül,ekim ayında 3-4 kez yağmur yağdı ve hava sıcaklığı normalin üstünde seyretti.
Arılığımın bulunduğu köyümdeki bahçemde her yerden ayçiçekleri büyüdü.

Arılar içinse yerliler aylardır yumurtayı kesmiş 1 tek yumurta yoktu. Arılar şaşırıp bahar geldi zannedip yumurta atmaya başlamış.

Karniollar ise son tur çıkan yavru alanını anında bloke edip yumurta işini sonlandırdı.

Karniolun bir özelliği daha çıktı ortaya;eşek arısı ile başa çıkmada bayağı eğitimli görünüyorlar.

Hallettikleri eşek arısını giriş deliğinden çıkarttıklarını görmemle uçuş tahtasından uçurana kadar ancak 1 resim çekebildim.
Aşağıdaki kovandaki çıtaların telleride dik çekilmiş.Ben bu tarzı daha önceden sanki bir Doktor tel takarken görmüştüm.

Tüm dostlara kayıpsız bir kış geçirmelerini dilerim.
Saygı ve selamlar.